Doğal Doğum Sancısı ile Suni Sancı Arasındaki Farklar

Hamilelik hemen her kadının hayatının en güzel dönemlerinden bir tanesini oluşturur ve yaklaşık 40 haftada tamamlanan bir süreçtir.

Bu süre her gebelikte farklılık gösterir. Normal doğum yolu ile bebeğini dünyaya getirecek olan anne adayları için süreç oldukça heyecanlıdır. Bazen bebek beklenen süreden 3-4 hafta önce gelebileceği gibi bazen de günü dolduğu halde bir türlü gelmek bilmez.

Bunun yanında sebebi her ne olursa olsun bazı gebeliklerde sancının doğal şekilde gelmesini beklemek riskli bir hal alır. Böyle bir durumda beklemek yerine anneye suni sancı vermek gerekir. Bu uygulama bazı kadınlarda doğumun daha kolay gerçekleşeceği düşüncesini geliştirir. Ancak bazı kadınlar ise aksine her şeyin daha zor olacağı hissiyle paniğe sürüklenir.

Bu tür durumlarda ise doğal doğum sancısı ile suni sancının arasındaki farkların bilinmesi, oldukça önemlidir.

Suni Sancı Nedir?

Doğum esnasında bebeğin dünyaya gelmesi için anneye uygulanan doğum indüksiyonu uygulanmasına suni sancı adı verilir. Bebek anne karnında miadını doldurmuş ve henüz doğmadıysa suni sancıya başvurulabilir.

Sıvı bir şekilde anneye serum yolu ile oksitosin ilacı, yani kadının rahim kasılmalarını artıran bir hormon aktarılır. Bu hormonun bir başka kullanım şekli ise doğum sonrası da oluşacak olan kan kaybını önlemektir.

Bu sancının temel amacı doğumu başlatmak veya hızlandırmaktır. Bebek ile annenin kan uyuşmazlığı yaşaması, anne rahminde enfeksiyonel hastalıkların görülmesi, annenin tansiyon hastası olması veya annede bazı genetik risk taşıyan hastalıkların olması durumunda da suni sancı kullanılır.

Doğal Doğum Sancısı ile Suni Sancı Arasındaki Farklar

Kasılmalar Daha Şiddetlidir: Rahim kasılmaları olmadan, bebeğin anne karnından rahim dışına çıkacağı yolculuk tamamlanamaz. Ancak suni sancı verilen bir doğum ile sürecin doğal olarak işlediği bir doğum arasındaki kasılmalar farklıdır. Suni sancı ile gelen her bir kasılma çok daha sert ve çok daha uzun süre devam eder.

Daha Kısa Süren Bir Doğum: Doğum kendi seyrinde devam ettiğinde bazen çok uzun sürer. Suyun gelmesi, ilk önce düşük şiddette ve uzun aralıklarda gelen sancılar, ardından zamanla arası azalan ancak şiddeti artan kasılmalar, artan sancılar derken doğum uzun saatler alabilir. Ancak genellikle suni sancı ile doğum başlatıldığında bebek dünyaya daha kısa sürede gelir.  Tabi bu kısa sürenin bedeli yoğun sancı ve kasılmalar olarak anne adayına geri dönebilir.

Daha Kısa Dinlenme Aralıkları: Suni sancıda her bir kasılmanın süresinin farklı olduğu gibi iki kasılma arasında geçen dinlenme süresi de farklıdır.  Suni sancı alındığında iki kasılma arasında geçen süre normal doğumda olduğundan çok daha kısadır. Kasılmalar birbiri ardına gerçekleşir ve doğal doğumun aksine anne adayı için çok daha yorucu olabilir.

Hissedilen Ağrı Seviyesi: Doğumu başlatmak adına kasların kasılması ve itici bir güçle bebeğin vücut dışına çıkması için anne adayına suni sancı verildiğinde süreç doğallıktan çıkartılmış olur. Haliyle hissedilen kasılmalar ve ağrının da doğal gelişen süreçte olduğundan farklı olarak biraz daha şiddetli hissedilmesi normaldir. Yapay sancı oluşturmak için kullanılan hormonlar beyne endorfin üretmesi için gerekli olan sinyalin gitmesini engeller. Endorfin vücudun ürettiği doğal ağrı kesicidir. Beyin bu hormonu salgılayacak sinyali yollamadığında vücutta daha fazla ağrı ve acı hissedilecektir. Bu da yapay sancıyı normal doğum sancısından daha şiddetli yapacaktır.

Suni Sancı Ne Zaman Tercih Edilir?

Tüm hamile kadınlar doğumlarının en doğal ve aynı zamanda en kolay yoluyla, yani az sancılı normal doğum ile bebeğini dünyaya getirmek ister. Fakat süreç her zaman planlandığı gibi gitmez. Bazen doğuma ekstradan müdahale etmek gerekir. Suni sancı da bu müdahalelerden biridir ve genellikle aşağıdaki durumlar karşısında uygulanır.

• 40. gebelik haftasını bitirip 41. haftaya giren gebeliklerde, bebeğin gelmesine dair hala herhangi bir belirti yoksa doğumu başlatmak adına suni sancı verilebilir.
• Doğuma yakın haftalarda bebeğin gelişiminde yavaşlama, plasenta suyunda azalma, kalp atış hızında istenmeyen değişiklikler ya da bebeğin hareketlerinde azalma varsa yapay sancı verilebilir.
• Anne adayının suyu gelmesine rağmen henüz sancılar başlamadıysa doğumu başlatmak ve devamını getirmek adına uygulanır.
• Çoğul gebeliklerde de duruma, anne ve bebeklerin durumuna göre sıkça başvurulan bir yöntemdir.
• Diyabet, yüksek tansiyon ya da böbrekle ilgili kronik rahatsızlıkları olan anne adaylarında doğumun normal seyrinde ve daha uzun olmasını engellemek adına uygulanır.
• Bebek ile anne arasında kan uyuşmazlığı varsa sürecin daha hızlı ilerlemesi için bu yönteme başvurulabilir.

Suni Sancının Dezavantajları

Doğal ve yapay olarak başlamış iki doğum arasında gerek doğum esnasında gerekse doğum sonrasında ortaya çıkabilecek komplikasyon riskleri farklıdır. Bu farklar aşağıdaki gibi sıralanabilir.

• Suni sancı alan kadınların %25’inde yapılan müdahalelere rağmen doğum vajinal yolla gerçekleşmez ve çekilen tüm o sancılara rağmen sezaryen yapmak zorunda kalınabilir.
• Bebeğin ve anne adayının enfeksiyon kapma olasılığı suni sancı ile yapılan doğumlarda daha yüksektir.
• Bebeğin doğum sırasında kalp atım hızında artış ve yeterli oksijen alamama gibi komplikasyonlar görülebilir.
• Doğumdan sonra anne adayında normalden daha fazla kanama görülebilir.
• Anne adayında doğum esnasında rahimde yırtılma görülme olasılığı artar.