Doğum Esnasındaki Ağrıları ve Acıları Azaltan Suda Doğum Yöntemi!
Anne adayları hamile kaldıkları andan itibaren geleceğe dair birçok şey düşünmeye ve planlamaya başlar. Doğacak olan yeni bebeği ile birlikte sorumlulukları da artacağından kendisi ve bebeği için sürekli doğru kararlar almak isterler.
Anne adayının ilk olarak istediği şey bebeğine sağlıklı bir şekilde kavuşmaktır. Dolayısıyla bebeğe kavuşma yolu olan doğum şekli karar verilecek en önemli kararlardan bir tanesidir.
Doğum şekli şüphesiz anne adayının hayatının en eşsiz deneyimlerden biridir. Suda doğum ise, bu bağlamda anne adaylarının son dönemlerde oldukça yoğunlaştığı bir doğum şekli olarak karşımıza çıkar.
Suda doğum uygulamaları her geçen gün yaygınlaşmaya devam etmektedir. Ülkemizde de son yıllarda oldukça popüler bir hale gelmiş doğum türleri arasındadır.
Suda Doğum Nedir?
Suda doğum; normal doğum ve sezaryene alternatif bir doğum yöntemi olarak görünse de aslında normal doğumun bir çeşididir çünkü doğum vajinal yolla gerçekleşir. Epidural doğum gibi tamamen ağrısız bir doğum değildir. Bu doğum yöntemi için özel olarak hazırlanmış küvetlerde ılık suyun içinde doğum gerçekleşir.
Ülkemizde bazı özel ve devlet hastanelerde ya da anne adayının isteğine göre evde kurulan şişme havuzlarda doktor, ebe ve hemşire desteğiyle doğum gerçekleştirilir.
Suda doğumu tercih edenler hekimler, ılık suyun sakinleştirici etkisinin anne adayının stresini azalttığını, doğumun daha konforlu ve rahat bir şekilde gerçekleştiğini savunurlar. Amaç doğum esnasında anne adayının daha az ağrı çekmesi, vajina kaslarının gevşetilmesi ve kullanılan ağrı kesicilerin azaltılmasıdır.
Adım Adım Suda Doğum Aşamaları
- Doğum için özel olarak hazırlanmış küvetin içi su ile doldurulur.
- Suyun derecesinin 37 °C civarında olması gerekir. Doğum esnasında suyun derecesi sabit tutulması gerekir.
- Doğum sancıları başladığı anda anne adayı havuza alınır.
- Anne adayı suyun içine oturur ve suyun rahatlatıcı etkisiyle sakinleşmeye çalışır.
- Doğum gerçekleştirecek olan doktor, ebe ya da hemşire doğum esnasında kullanacakları gerekli ekipmanlarla birlikte suya girer ve doğum gerçekleştirilir.
- Bebeğin vücudu tamamen dışarı çıkmadan su yüzüne çıkarılmaz.
- Bebek sudan çıkana kadar oksijeni göbek kordonunu aracılığı ile alır.
- Bebeğin kordonu su yüzeyine çıkınca kesilir.
- Bebek sudan 7-10 saniye gibi bir sürede çıkarılır. Bu sürede kafasına ve yüzüne dokunulur.
- Su yüzüne çıkarılan bebek anne ile buluşur.
- Suyun içinde uzun süre kalmak annenin aşırı terlemesine ve dolayısı ile sıvı kaybına neden olur. Bu nedenle doğumun çok uzamadan belli bir sürede gerçekleşmesi gerekir.
Suda Doğumun Avantajları
Suyun doğumdaki faktörü, doğumu kolaylaştırmaktır. Suyun doğumu kolaylaştırmasının nedenleri arasında; suyun rahatlatıcı etkisi ile annenin kendini daha iyi, sakin, stressiz, rahat, gevşek hissetmesi, ılık suyun annenin kaslarını gevşetmesi ve dolayısıyla doğum travması yaşamaması, ılık su ile annenin kan basıncının normal doğumdaki gibi yükselmemesi, annenin stres oranının azalması ile hücrelere ve dolayısıyla bebeğe daha çok oksijen gitmesi, anne stressiz olduğu için bebeğin de stressiz olması, anne daha konforlu olduğu için doğuma verebileceği performansın daha yüksek olması, suyun rahatlatıcı etkisi ile annenin doğum sancılarını daha az hissetmesi, doğuma yardımcı olan rahim kasılmalarının daha verimli bir şekilde gerçekleşmesi, suyun kaldırma kuvveti sayesinde annenin hareket kabiliyetinin artması olarak sayılabilir.
Normal doğumun anneden anneye göre değişiklik göstermesi ile birlikte ne kadar zor bir süreç olduğunu bilmeyen yoktur. Bu zorluğun yanına bir de var olan riskleri eklenince anne adayları genelde normal doğumdan çekinmektedir. Fakat normal doğum için bebeği ve kendisi uygun olan anneler açısından doğum travmasını çok büyük oranda azaltan suda doğum şekli bugün anneler tarafından çok tercih edilmektedir.
Suda Doğumun Dezavantajları
Her durumun hem olumlu hem olumsuz yönleri olduğu gibi avantajlarının yanı sıra suda doğumun da dezavantajları elbette mevcuttur. Örneğin annenin uzun süre suda olmasından dolayı suya geçen mikroplardan bebek dışarı çıkınca etkilenebilir, enfeksiyon riski ortaya çıkabilir.
Bir diğer dezavantaj ise bebek doğduktan sonra akciğerleri ile nefes aldığı için içine girdiği su ciğerlerine kaçabilir ve bebeğin suda boğulma riski vardır. Suda doğumun bütün bu artı eksileri iyice tartılarak düşünülmelidir.