back to top

Göbek Kordonu İle İlgili Bilinmesi Gerekenler!

Göbek kordonu, bir fetüsü annenin plasentasına bağlayan, oksijen ve besin açısından zengin kan sağlayan ve atıkları uzaklaştıran tüp benzeri bir yapıdır.

Göbek kordonunun bir ucu bebeğin eşi olarak da bilinen plasentaya, diğer ucu ise bebeğin göbeğine bağlıdır. Annenin vücudu ile bebek arasında iletimi sağlar.

Tüm insanlarda bulunan göbek deliği, bir zamanlar göbek kordonu olarak adlandırılan çok önemli bir anatomik yapı için giriş noktasıdır. Göbek kordonu, oksijenli kanı ve besinleri plasentadan fetüse, karnın içinden geçerek taşır.

Ayrıca fetüsten plasentaya oksijensiz kan ve atık ürünleri taşır. Bebek doğduğunda, göbek bağı bebeğin vücuduna yakın kesilir ve kuruduktan sonra kendi kendine düşer.

Göbek Bağı Ne İşe Yarar?

Bebeğe Oksijen Sağlar: Canlılar besini parçalayarak enerji elde etmek için oksijene ihtiyaç duyar. Bebekler ise yine annesinden aldığı besini hücrelerinde parçalamak için ihtiyaç duyduğu oksijeni göbek kordonu aracılığı ile alır. Kordon, yapısındaki damarlar yoluyla anne kanında bulunan oksijeni alarak yine damarlar yolu ile bebeğe aktarır.
Bu nedenle anne adayının kandaki oksijeni azaltacak hareketlerde bulunmaması, bol bol oksijen alması, sigara içmemesi ve sağlıklı beslenmesi önemlidir.

Beslenmeyi Sağlar: Siz ne kadar iyi beslenirseniz, karnınızdaki minik de o kadar güçlenir. Kordon yardımı ile yediğiniz besinlerin içerikleri bebeğinize geçer. Bu nedenle hamilelik döneminde dengeli ve düzenli beslenmek, zararlı yiyecek ve içeceklerden uzak durmak önemlidir.

Atık Maddeleri Bebeğin Vücudundan Uzaklaştırır: Bebekler anne karnındayken farklı bir boşaltım sistemine sahiptirler. Bebeklerin besinlerden enerji elde ettikten sonra açığa çıkan besin atıklarını ve karbondioksiti vücuttan uzaklaştırması gerekir. Bu işlemi ise göbek bağında yer alan kılcal damarlarla gerçekleştirir. Aksi takdirde vücutta biriken atıklar bebeğin hayatını tehlikeye atacaktır.

Yüksek Sayıda Kök Hücre İçerir: Embriyoya ait kök hücreler tanımlanmamış hücrelerdir, yani ihtiyaç olduğunda istenilen herhangi bir hücreye dönüştürülebilirler. Bu kök hücreler deri hücrelerine, sinir dokularına, kalp ya da böbrek hücrelerine dönüştürülebilirler. Kısaca, kök hücreler sayesinde çocuk lösemisi, spinal kord hasarı ya da kalp rahatsızlıkları gibi birçok hastalık iyileştirilebilmektedir.

Antikor Aktarımı Yapar: Hamileliğin sonuna doğru anne vücudu bebeğin vücuduna onun bağışıklık sisteminin oluşumunu sağlamak adına antikorlar göndermeye başlar. Bu antikorların iki vücut arasındaki aktarımı da göbek bağı yolu ile gerçekleşir.

Oluşabilecek Çeşitli Patolojileri Önler: Genome Biology tarafından yayımlanan bir araştırma raporuna göre göbek bağında bulunan hücreler bronkopulmoner displazi gibi ciddi akciğer rahatsızlıklarının teşhis edilebilmesine olanak sağlar.

Hamilelikte Göbek Kordonu ile İlgili Problemler

Kordon Dolanması: Gebelik süresince konu komşudan duyup ilk karşılaşabileceğiniz felaket senaryosu kordon dolanması olacaktır. Kordon dolanması bebeği boğan bir olay olarak bilinse de durum öyle değildir. Kordon sıkıştığında içinden geçen kan akışı yavaşlar.

Kan akışının yavaşlaması ile birlikte bebeğe aktarılan besin ve oksijen miktarında azalma, atıkların uzaklaştırılmasında yavaşlama gerçekleşir. Bütün bunlar bebeğin yaşamsal fonksiyonlarını yavaşlatarak hayatını tehlikeye atabilir.
Kordon dolanması sık rastlanan bir durum olup genelde kendiliğinden düzelmesi beklenir. Nadiren de olsa oksijen alamayan bebeğin beyninde kalıcı hasarlara yol açabilir.

Kordon Düğümlenmesi: Kordon düğümü genellikle kordonun uzun olması, fetüsün küçük olması, geçmişte ikiden fazla hamilelik geçirmiş olmak ve ikiz hamilelikler gibi durumlarda karşılaşılan bir sorundur.

Yukarıdaki durumların dışında pek rastlanılan bir problem değildir. Nadiren de olsa bebeğin anne rahminde çok fazla enerjik olması da göbek kordonu düğümlenmesi sorununa yol açar. Özellikle gebeliğin 2. trimesterinde enerjik bebeğin sürekli hareket halinde olması, göbek bağının düğümlenme olasılığını arttırır.

Kordon Sarkması: Kordon sarkması, göbek kordonunun annenin vajinasına doğru sarkması durumudur. Genellikle hamileliğin son zamanları ya da doğum anına hazırlanırken görülen bir problem olarak karşımıza çıkar. 32. haftadan önce gerçekleşen bir durum ise uzman yardımı ile çözülebilir.
32. haftadan önce gerçekleşirse bebeğin oksijen alımını engelleyecek bir sıkışıklık yaşanabilir. Ters bebeğin ters gelmesi durumu da sorunu tetikleyen bir olaydır.

Kordon Kısalığı: Uzmanlar tarafından, normal bir göbek kordonunun 55 cm olduğu gözlemlenmiştir. Bebeklerde kordonun 35 cm veya 35 cm’ den daha az olması kısa kordonlu yapı olarak kabul edilir. Bebeğin doğum esnasında doğum kanalından aşağı inmesini engelleyen bu sorun bazen erken doğumlara da neden olabilir.
Kordon kısalığı çok sık görülen bir durum değildir. Böyle bir durumla karşılaşmanız durumunda doktorunuz daha sık aralıklardan oluşan bir muayene takvimi oluşturabilir.

Kordonda Tek Damar Bulunması: Göbek bağının içinde besin-atık madde ve oksijen-karbondioksit alışverişini yapan atardamar ve toplardamarlar yer alır. Normal şartlarda iki atardamar bir toplardamar bulunması gereken kordonda bazen tek bir atardamar bulunabilir.
Bebekte görülen bu sorunun genelde aile genetikleri ile alakalı olduğu söylenir ve bu durum aynı zamanda bebeğin down sendromu olma olasılığını hesaplayan ayrıntılı ultrason belirteçlerinden biridir.

Kordon Kisti: Vücutta nasıl ki belli yerlerde iltihaplanmalar görülebiliyorsa, kordonda da aynı şekilde görülebilir. Kordonda iltihaplanma sonucu oluşan kistlere kordon kisti denir. Bu tip yapısal sorunlara kordon dolanmalarına oranla daha az rastlanır.

Ancak bilinmelidir ki yaşanan bu göbek kordonu sorunları genelde sorun oluşturan bir durum değildir, zarar vermez.

Sorun oluşturmamasının en büyük nedeni kordonun içinde bulunan atardamar ve toplardamarın korunmasını sağlayan kalın bir tabakanın olmasıdır. Bu tabaka “wharton jeli” adı verilen kalın bir jel tabakasıdır. Wharton jeli, dolanmalarda damarları koruyarak işlevini yapmaya devam etmesine olanak tanır.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

En Çok Okunanlar

Cinsel İsteksizlik Hamilelik Döneminde Normal mi?

Hamilelikle birlikte anne ve baba olma kimliğinin gelişimi, çiftler...

Hamilelik Döneminde Folik Asitin Önemi

Folik asit, B9 vitamini olarak da bilinen ve özellikle...

Doğum Sancısını Tanıyalım!

Doğum sancısı her anne adayında farklı bir şekilde görülür....

Hamilelik Serüveninde Merak Ettiğin Sorular ve Cevapları

Hamilelik, özellikle ilk kez anne olacak kadınlar için pek...

Üçlü Tarama Testi Nedir? Ne Zaman ve Nasıl Yapılır?

Hamilelik boyunca hem anne hem de bebeğin sağlığını izlemek...

Hamilelik Döneminde Mandalinanın Faydaları ve Tüketirken Dikkat Etmen Gerekenler

Hamilelik döneminde meyve tüketimi, hem anne hem de bebeğin...

Hamilelik Öncesi ve Sonrası Pozlar!

HappyMom ailesi olarak en sevdiğimiz konulardan birisinin öncesi ve...

Hamilelikte En Çok Araştırılan Konulardan Biri: Genital Bölge Temizliği!

Hamilelik sürecinde genital bölge temizliği, hem annenin sağlığı hem...

Hamilelikte Grip ve İyileşme Yolları

Hamilelik sırasında grip, anne adayları için özellikle dikkat edilmesi...

Doğum Korkusu Nedir? Doğum Korkusuyla Nasıl Mücadele Edilir?

Minicik bir bebeği avuçlarınızın arasına almak, kokusunu içinize çekmek,...